Aptallık mı kader mi?

Nüfusunun çoğunluğu Şintoizm ve Budizm’e inanan Japonya’da deprem, sel felaketi olunca 3-5 can kaybı olmazken, yüzde 99’u Müslüman olan Türkiye’de esen rüzgarda, yağan yağmurda, yerkürenin nefes alması olan depremlerde binlerce insanımızı kaybetmenin sebebi İslam mı? Yoksa asırlardır devam eden yanlış ‘Kader’ anlayışımız mı?

 

Allah, hayatın kitabında doğrudan 700 ayette, dolaylı olarak da 2 bin ayette akıldan bahseder ve ‘Akletmez misiniz? Düşünmez misiniz’ der. 2 milyarı aşan nüfusa sahip olan İslam dünyası, acıların en fazla yaşandığı, en fazla göz yaşının aktığı, savaşların, musibetlerin en çok yaşandığı coğrafya olması Allah’ın takdiri mi? Yoksa Kader mi? Oysa ki, Ay anlamına gelen Kamer suresinin 49. ayetinde Allah, ‘’Biz her şeyi bir kader üzere yarattık’’ der. Yani  Kader; Miktar, süre, ölçü demektir. Türkçeye de kadar olarak geçmiştir. Bu kadar açık ve net olduğu halde, her yaşanan olayı Kader’e yüklemek Allah’a iftira etmek değil mi?

 

İnsanlığa uyarıcı olarak gönderilen tüm peygamberlerin duası, ‘’Allahım..! İlmimi artır, ahlakımı güzelleştir’’ şeklindedir. Korkmayın, açın hayatın kitabını okuyun. Bakın Allah, kullarından neler istiyor, kullar ne yapıyor da başları musibetten, sıkıntıdan kurtulmuyor. Kur’an da 700 ayette Allah, İsrailoğullarından bahsediyor ve insanlığa diyor ki, ‘’Uyarıyorum sizleri, onların yaptıkları gibi yapmayın, yakarım’’. İnsanlar bunları okuyup anlamayınca, Rahman (Merhamet) ve Rahim (Adalet) olan Allah’a sitem ediyor.  Ve sonrasında da ‘Kader’ deyip, acı çekiyorlar.

 

Yaşadığım kent Erzurum’dan çok basit bir örnek vereyim. Erzurum, doğu’ya Pasinler yolu, batıya Ilıca yolu, güneye Çat yolu ve kuzeye Tortum karayoluyla bağlanan bir kent. Erzurum’u Artvin’e bağlayan Tortum yolunun şehir içi geçişinde sanayi köprüsü adıyla bir köprü var. Yanılmıyorsam 50 yıl önce yapılmış. Yoğun araç trafiğini taşıyan bir köprü. Bu köprünün hemen yanında büyük bir ticaret merkezi yapılıyor.  Şimdiden hayırlı olsun. Ancak açılan temeller nedeniyle, yolda çatlaklar oluştu. Tortum yolu tek şeride düşürüldü. Tedbir olarak ne yaptık biliyor musunuz, dubalarla yolun bir şeridini kapattık..!

 

 

Yine yaşadığım şehirden bir başka örnek vereyim. Hayvancılık yapılan köylerimize hiç gittiniz mi? Evlerin arasında hayvan pislikleri yani mayıslar… Kediler, köpekler, tavuklar, sinekler, çocuklar hep mayısların çevresinde. Ortalık kokudan geçilmiyor. Üstelik evlerle iç içe hatta bitişik. Sizce bu yaşantı temizlik imandandır diyen bir dine uygun mu?  Birde halkının büyük çoğunluğu ateist olan Hollanda yada İsviçre köylerine gidin. İnsana huzur veren tertemiz doğasıyla, çiçeğiyle böceğiyle, kuş sesleriyle, dereleriyle insan bir ömür içinden çıkmak istemiyor.

 

Şimdi elinizi vicdanınıza koyun ve bir düşünün. Allah elin gavuruna akıl vermiş de Müslüman’a vermemiş mi diyeceğiz?  Bu iki örnekten yola çıkarsak, bu köprüde yaşanacak bir felakete ve köylerimizdeki bu görüntüye ne diyeceğiz? ‘Kader’ mi? Kim ne derse desin ama ben buna ‘Akılsızlık’ diyorum. Ve sizi temin ederim ki, bunun hesabını tek tek soracak Rahman ve Rahim olan.

 

Uzatmayayım, şu işaretteki mucizeye bakar mısınız lütfen..! (Bu arada ayet demek işaret anlamına geliyor) ‘’Allah, aklını kullanmayanların üzerine pislik yağdırır’’.   

 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • Selami Şener 19 Temmuz 2025 10:22

    Okumayan okusa da anlamayan bir toplumum senin yazdıklarını anlayacağını sanmıyorum. Her türlü tepkiye de hazırlıklı ol kardeşim. Bu toplum okumayı seslendirmek, telafuz diye anlıyor.